Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkan Philip Roth imzalı “Bir Erkek Olarak Yaşamım”, okuru baskı altına alan üslubuna ve metin boyunca süregiden büyük sefalete rağmen mizahi yönü çok kuvvetli bir kitap olarak dikkat çekiyor. Emrah Serdan çevirisiyle okuyucuyla buluşan kitap, Philip Roth’un "Portnoy’un Feryadı"ndan izler taşıyan bir günah çıkarma metni, bir itirafname olarak tanımlanıyor.
Peter ve Maureen’in bir sahtekârlığın üzerine inşa edilmiş tekinsiz evlilikleri çıkışı mümkün olmayan bir bataklığa dönüşür. Maureen, yetenekli bir yazar olan Peter’ın ilham perisi olmak ister ve bu durum saplantılı bir hâl alır. Bu saplantının sapkınlığa dönüşmesiyle Peter kendini cehennemin tam ortasında bulur. Öyle ki Peter, Maureen’in ölümünden çok sonra dahi kendisine yeni bir yol çizemez çünkü saplandığı batak onun yeni hayatı olmuştur. Kurgu içinde kurgu tekniğiyle ilerleyen roman okuru yine ikilemde bırakıyor: Gerçeğin başladığı ve kurgunun bittiği yer neresi?
Comments